4 Şubat 2013 Pazartesi

terzi kendi söküğünü dikemezmiş - 18. hafta bülteni


31 Ocak Perşembe gününü 1 Şubat Cuma gününe bağlayan gece yakın bir dostum ziyarete geldi. Gerçek adını vermeyeceğim, ismi bende saklı kalsın, ama hikayedeki ismi Bilge olsun, zira kendisi benim gözümde bilge bir kişi.

“Durumuna üzülüyorum, seni dostça uyarmaya geldim” dedi hemen konuya girerek. “Seni dinliyorum” diyerek ona izin verdim.

“Seni tanımakta güçlük çekiyorum” dedi, “Hırsınla kendine ve çevrene zarar vermeye başladın” diye devam etti.

Hırslı olduğum konuları düşündüm ve saydım ona.

Kitabımın 2. Baskısı bir an önce yapılsın

Biran önce yeni koçluk müşterileri gelsin, özellikle de hafta içi çalışabilecek olanlar

Gelirim bir an önce artsın ve bankadaki seviyesine gelsin

Blogumun görüntülenme oranları (reytingi) artsın

“Seni uzun yıllardır tanıyorum, bankadaki dönemine yakından tanıklık ettim, özellikle de son 5 yılını çok iyi biliyorum, sen eskiden böyle hırslı değildin, ne oldu” diye sordu.

Bende düşünmeye başladım, eskiden hırslı değildim gerçekten bu kadar, son dönemde bazı konularda hırsım çok artmıştı, neyi kanıtlamaya ihtiyacım var?

Bankada çalışırken hiç hırslı değildim, çünkü yaptığım iş ile ilgili olarak (kitlesel müşteri temini) en iyi olduğumu düşünüyordum.

Şimdi ise en iyi olduğuma inanmıyordum, evet cevap burada bir yerlerde gizli olmalıydı, koçluk ile ilgili olarak yeterince iyi olduğuma inanmıyor olabilir miydim?

“İyi bir koçun özellikleri nedir sence?” diye sordu arkadaşım bana.

Kitap yazar,

Kitabı çok satar,

Çok müşterisi olur,

Bekleme listesi olur,

Web sitesi veya blogu olur,

Yazıları binlerce kişi tarafından takip edilir,

Çok iyi para kazanır

Diye bir çırpıda adeta nefes almadan saydım.

“Sen” dedi “söylediklerine aslında zerre kadar inanmıyorsun, sadece bilinçaltı seviyede kendini senin için önemli gördüğün bazı koçlarla kıyasladığın için bu özelliklere sahip olmayı bir takıntı haline getirmiş durumdasın”.

“Evet” dedim biraz düşündükten sonra, “Anthony Robbins’in özellikleri bunlar.”

“Kendimizi diğer insanlarla kıyaslamak bizi her zaman yanlış patikalara götürür ve bir süre sonra ormanda kayboluruz” dedi bilge dostum. “Kendini sadece kendinle kıyaslamalısın, bu konular özelinde kendini kendinle kıyasladığında neler görüyorsun” diye beni zorladı.

Bende basit bir tablo yaptım hemen yazarak çizerek.

4 ay önce
Şimdi
Kitabım yoktu
İlk baskısı tükenmek üzere olan bir kitabın yazarıyım
orta seviyede para kazanan ama sevmediği bir işi yapan Mert
Yıllarca hayal ettiği şeyi başararak sevdiği işi yapmaya başlayan ve bundan para kazanan Mert
Sadece facebook hesabı ve az sayıda takipçisiyle sosyal medyada haftada bir veya ayda bir özlü sözler paylaşan Mert
Blog yazan, sosyal medya iletişimi gayet iyi olan bir Mert

“Bütün bunlar niye önemli senin için” diye sordu bilge adam.

Hiç düşünmeden “reyting” diye cevap verdim.

“Peki” dedi “reyting niye bu kadar önemli.”

Bu kez de “show business” diye cevap verdim hemen.

Show business neyi çağrıştırıyor sana dedi.

Ölümüne bir rekabet dedim, reyting savaşı, reytingler düşerse kaybedersin.

"Sen" dedi "rekabeti seviyor musun?"

"Aslında sevmiyorum" diye yanıtladım, küçükken basketbol oynardım ve genellikle yedek kalırdım, ik 5e girmek için yaşanan rekabeti sevmezdim. Bu nedenle büyüdükten sonra takım sporlarından soğudum hatta, yürüyüş, koşu, yüzme, bisiklet gibi bireysel sporlar hep daha çok ilgimi çekti.

"Rekabeti sevmiyorsun ama kendini diğer insanlarla kıyaslayarak acımasız bir rekabet ortamının içine atıyorsun, kuralları da öyle bir belirlemişsin ki hem kendini hem de çevreni üzüyorsun" dedi.

"Sana son bir soru soracağım" dedi, "sence, tüm o örnek aldığını iddia ettiğin koçları bir tarafa bırakırsak (onların öyle olmadığını söylemiyorum) iyi bir koçun özellikleri nedir?"

Bambaşka özellikler çıktı ortaya.

Danışanlarından aldığı olumlu geri dönüşler onun en büyük ilham kaynaklarından birisidir. Danışanları ve hayatlarındaki değişiklikler onun için önemlidir.

İyi bir koç kendi yaşamıyla, sözleriyle ve hareketleriyle insanlara örnek olur.

İyi bir koç; samimi, açık, dürüst ve güvenilirdir. Kendisini danışanlarından ve diğer insanlardan daha yukarı bir yere yerleştirmez.

İyi bir koç hayatın içinde olur, hayattan kopuk değildir.

İyi bir koç kendini geliştirmeye önem verir; okur, gözlemler, deneyimler, bunları paylaşır, gelişir ve geliştirir.

Sende bu özelliklerin kaçı var dedi.

Hepsi diye gülerek cevapladım.

Bilgeye teşekkür ettim ve benim bunları yazmam lazım diyerek şu an okumakta olduğunuz diyalogu aklımda kaldığı kadarıyla yazdım.

İyi bir koçun özelliklerini ise ayrıca bir kağıda yazıp vizyon panoma yapıştırdım.

O gece uzun bir aradan sonra ilk defa huzurlu bir uyku uyudum ve uyandığımda zihnimde bir mesaj dans edip duruyordu.

“Geçmişinle barış”.


Haftaya görüşmek üzere, sevgiler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder