Sapanca Güral Otel
Seyahat etmeyi oldum olası severim,
seyahat yazısı kaleme alan kişileri de hep gıptayla izlerdim. Şükürler olsun ki
bana da nasip oldu böyle bir yazı yazmak.
Çarşamba sabahı 10.45 gibi çıktık yola
İstanbul Göztepe’den, 1 saat 15 dakikada Sapanca’da Güral Otel’in
kapısındaydık. Bu açıdan bakıldığında gayet güzel, İstanbul’a bu kadar yakın
mesafede olup aynı zamanda İstanbul’dan uzaklaşmış hissi veren çok yer yok
sanırım. Evet, bu tarifi sevdim, hem yakın hemde uzaklaşmış hissi verecek kadar
uzak.
Otel çok kalabalık olmadığı için 12.00
gibi hemen odalarımıza aldılar bizi, eşyaları yerleştirdikten sonra odada fazla
oyalanmadan güzel bir türk kahvesi keyfi yaptık.
Biraz odadan bahsedeyim, standart bir
odada kaldık, 4 katlı otelin 3. Katında idi odamız. Oldukça geniş odaları,
çocuk için ilave yatak yerleştirilmesine rağmen rahat rahat dolaşabiliyorduk
odanın içinde yine de. Güzel bir koru manzarası var aynı zamanda. Balkonlar ise
fransız balkon tabir edilen ve ancak çiçek yetiştirmek için kullanılabilecek
türdendi.
Kahve keyfinden sonra kısa bir yürüyüş
ile oteli keşfe çıktık. Otelin dış alanları oldukça geniş, düzenli ve bakımlı.
Çok geniş bir korusu ve yürüyüş alanları var. Eğer yürüyüş yapmayı seviyorsanız
buraya bayılacaksınız, rotalar işaretlenmiş ve genel olarak kolay rotalar.
Dış alanlarda ayrıca basketbol sahası,
mini futbol, mini golf alanları, 2 adet tenis kortu da var. Ben 4 tane de açık
havuz saydım.
Bu arada Şubat ayı olmasına rağmen
özellikle Perşembe günü 20 dereceyi bulan hava sıcaklığı sayesinde tatilin
çoğunu dış mekanlarda geçirdik.
Çocuklar için yeterli sayılabilecek bir
çocuk parkı da var.
Çocuk demişken bu otele çocuk alınıyor
ve çocuklar için pek çok aktivite düşünülmüş. 3 kişinin görev yaptığı mini
klübe Ada’yı 1,5 saat kadar bıraktık akşam yemeğinde ve gayet keyifli zaman
geçirdi.
Daha büyük olan çocuklar için ise Play
Station ve langırt benzeri oyunları oynayabilecekleri bir atari salonu var.
Çocukların alınmadığı tek yer SPA
bölümü. Bu alanda kapalı havuz, sauna, fin hamamı, buhar banyoları, aromatik
terapi gibi bir SPA’da bulunan bölümler yer alıyor, biz çoğunu denedik ve
memnun kaldık.
Ayrıca iki adet yan yana yarım ay
şeklinde kapalı havuz var, buraya çocuklar da girebildiği için biraz curcuna
bir ortam var, ama onlarla zaman geçirmek adına çok güzel tabii ki.
Otelin yemeklerinden çok memnun kaldık,
yarım pansiyon şeklinde çalışıyor otel. Akşam yemeklerinde minik kaplarda açık
büfede sunulan tapaslar muhteşemdi. Sabah kahvaltısı da gayet çeşitli ve
lezzetli idi. Yemeğe düşkün birisiyseniz burası yemek açısından sizi kesinlikle
tatmin eder.
İki adet alakart restoran var, bir
tanesi daha çok hamburger ve pizza tarzı yemekler sunuyor ve otelin -1. Katında.
Diğer alakart restoran ise dışarıda
yürüyüş yolunun başlangıcında yer alıyor. Kebap, pide, lahmacun tarzı
yiyecekler var daha çok. Biz ikisini de denedik ve memnun kaldık, fiyatlar da
ortalama düzeyde, çok ucuz değil ama bu kadar da olmaz dedirtecek kadar pahalı
da değil. 4 kişi içki içmeden basit bir öğle yemeğini 100 TL’ye yiyebilirsiniz.
Bu arada fiyat demişken diğer otellerin
çoğunda olduğu gibi burada da hap kadar şişe sularının mini barda 3,5 TL fiyat
etiketi taşıması beni şaşırtmadı. Bir otel bir gün buna dur diyecek ama dur
bakalım hangisiJ
Bizim seyahatimiz çok güzel bir havaya
denk geldi, ayrıca hafta arası olması nedeniyle otel tenha sayılırdı, bunlar da
mutlaka bir tatili güzelleştiren etkenler.
Yine gider miyim, kesinlikle evet,
özellikle de bahar aylarının sonu yazın başı gibi dönemlerde çok güzel
olabilir. Kitap okumayı seviyorsanız, kitabınızı alıp çekilebileceğiniz çok
güzel yerler var dışarıda. Bir yandan ağaçların hışırtısı, bir yandan kuş
sesleri, oldukça dinlendirici olabilir.
Romantik bir tatile de uygun olabilir
gibi geldi bana.
Buraya yakın Richmond Otel de var,
orasının da çok güzel olduğunu duydum ama gidip görmedim. Richmond’a çocuk
alınmadığı için başka bir zaman oraya da bir kaçamak yaparız belkiJ.
Güral Otel’in personeli genellikle
eğitimli ve güler yüzlü. Bu açıdan bir sıkıntı yaşamadık.
Geceleri yapacak çok fazla bir şey yok
açıkçası. Yemekten sonra bar veya lounge bölümünde bir şeyler içebilirsiniz
veya biraz yürüyüş yapabilirsiniz. Bunu yazmak belki komik olacak ama maalesef
ülke olarak bu duruma geldik, otelde içki servisi var her alanda.
Fiyatlar iki buçuk kişi yarım pansiyon gecelik
500 TL civarında, ucuz sayılmaz kesinlikle, ama sağladığı ortam ve güzel
yemekleri düşünüldüğünde benzer otellerin fiyatları ile aynı düzeyde
diyebiliriz. Daha uzun süreli konaklamalarda veya sömester dışında kesinlikle
daha iyi fiyat alınabilir.
En çok aklımda kalanları saymam
gerekirse; yemeklerin güzelliği, dış mekanların çekiciliği, özellikle de
korudaki yürüyüş yolları ve kuş sesleri, SPA ve türk hamamı, odaların genişliği
ve güzel koru manzarası, rahat ulaşımı diyebilirim.
Tavsiye ediyorumJ
Pazartesi günü kişisel gelişimle ilgili
bir bültende buluşmak üzere hoşçakalın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder