11 Aralık 2015 Cuma

ENDİŞE ETMEYİN, YARARI YOK


Geçen hafta güzel bir film izledim, başrolünde Tom Hanks’in bir avukatı canlandırdığı Casuslar Köprüsü. Soğuk savaş döneminde Amerikalılar ile Ruslar arasındaki bir casus takasını konu alan başarılı bir yapım. Avukat rolündeki Hanks’in savunmasını üstlendiği rus ajanı ile olan diyalogları çok hoşuma gitti. Rus ajanı “endişe etmiyor musun?” şeklindeki sorulara film boyunca “endişe edersem işe yarar mı, o zaman edeyim” şeklinde cevap verdi.

Endişe etmenin sonuçlar üzerinde olumlu bir etkisi olmadığını bilmemize rağmen bunu yapmadan duramıyoruz. Peki niye böyle? Her şeyden önce endişe de bir his, bir duygu. Diğer duygularımız gibi düşüncelerimiz neticesinde oluşuyor. Bize endişe veren düşüncelerin farkına varıp değiştirmeden endişe duygusu yaşamamak da mümkün değil.

Endişenin bir yararı olabilir mi? Bence en azından bazı kişiler için kısmen evet. Bazı durumlarda endişe etmek kişinin harekete geçmesini sağlayabilir. Zaten değiştirmek isteyip değiştirmediğimiz pek çok davranışta, örneğin endişeli olmak gibi, mevcut davranışı sürdürmekten kaynaklanan bir avantajımız vardır.

Ne demiştik, endişe etmek bazı kişilerin harekete geçmesini sağlayan motivasyon unsuru olabilir. Tersten bakarsak da harekete geçmek endişelerimizi azaltabilir.

Endişeli bir insansanız size günlük hayatta uygulayabileceğiniz pratik iki egzersiz önereceğim. Bir tanesi size gün içinde endişe veren benzer düşünceleri bulmak, bunları yazmak ve sonrasında yırtıp atmak. Endişe veren düşünceler azalana kadar her gün belli bir dönem boyunca uygulayın lütfen.

Diğer egzersiz ise size endişe veren konularda her konu için en iyi ihtimal senaryosunu da düşünmek. Biraz da en iyi ihtimale oynayın bakalım, neler olacak?

Sevgi ile kalın.

Not: Mutlulukla Değişim Programı kış dönemi kayıtları başlamıştır, bilgi ve kayıt için lütfen mert.cuhadaroglu@gmail.com adresine mail atınız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder